16 Mayıs 2011 Pazartesi

OBSİDYEN


*Renginden dolayı kimileri ona Kara Kadife de derler.
*Obsidyen’in en tutulan cinsi üzerinde beyaz lekeler olan Kar Taneli Obsidyendir.

*Bu tür aynı zamanda Saflık Taşı olarak da bilinir.

*Karın ve bağırsakları etkileyerek iyileştirir, zihin ve duyguyu birleştirir. Maskulen enerji verir, negatif unsurları yok eder.  
*Kaygıyı azaltır, bilinçaltındaki blokajları temizler.

*Akıl ve sevgi ile bağlarımızdan kopmamayı simgeler.

*İkizler ve yay burçlarının taşıdır.

ONİKS

*Kaygı azaltıcıdr, kadın/erkek kutuplaşmasını dengeler ve ilikleri kuvvetlendirir.

*Kontrol ve denge unsuru bir taş olan Oniks, bağımlılıklardan kurtulmaya da yardım eder.

*Değerli bir taştır ve kişinin konsantrasyonunu sağladığı gibi nazara karşı da kullanılır.

*Kimi yerlerde zaman zaman "Ayrılık Taşı" diye de nitelendirilir.

*Çeşitli renkleri olan Oniks, kişinin hangi konuda enerji desteğine ihtiyacı varsa onu sağlayan bir taş olarak da bilinir.

*Gelecek kaygılarını yok ettiği gibi kişilerde farkındalığı da sağlar.


*Aslan burcuyla ilişkilidir.

MALAHİT

*Malahit, yeşil ve üzerinde daha koyu yeşil ortak merkezli çizgileri olan bir taş olup, özünde neşe taşır. 
*İsminin anlamı da arındırıcı demektir.

*Sakinleştirici bir taş olup, uyku ve uyumaya yardım eder. Güneş sinir ağı chakrasının üzerinde kullanıldığında, içimize gömdüğümüz acıları tekrar ortaya çıkarma gücü vardır.

*Bu eski acıların kendini ifade etmesiyle taşıdığınız kederin ağırlığını da üzerinizden atabilir ve neşenize tekrar kavuşabilirsiniz.

*Neşe enerjisi, hızla dönen bir enerjidir ve her bir chakrayı çevreleyen enerjiye benzer.

*Malahit, iki ayrı tondaki yeşil rengi ile yeryüzünün titreşimlerini tutar. Siz toprağın gücünden etkilenirken, toprak da size sevgi ve huzur sunar. Bu kendinizi yeterince güçlü hissetmenizi sağlar, böylece eski acılardan da kurtulursunuz. Malahit, aynı zamanda pankreas ve dalak fonksiyonlarını da arttırdığı gibi, kaygı ve tansiyonu da dengeleyip, hücreleri yenileme özelliği de sergiler.  


*Dolaşım sistemi ve kalbi kuvvetlendirir ancak bu taşı aşırı duygusal olduğunuz günlerde fazla kullanmamalısınız.

SAFİR

*Dünyanın en pahalı ve değerli taşları arasında bulunan safirler, sert ısılara dayanıklı ve muhteşem mavi renkte ve beyaz damarlı olurlar. 

*Dünya yüzünde en değerli ve ünlü Safirler Hindistan'dan çıkmışlardır. 

*Mohs ölçeğine göre Safir Elmastan sonra gelen sertlik derecesine sahiptir. 

*Safirler saf iken renksiz bir mineral olan Korondumun bir çeşididir. 

*Çok değerli bir mücevher olması onları aranılır bir hale getirmiştir.

*Bugün bilinen en büyük Safir, 563 kıratlık Hindistan Yıldızıdır ve New York Doğal Tarih Müzesinde teşhir edilmektedir.

*330 kıratlık olan bir diğer Safir ise Asyanın Yıldızı adlı taştır ve Washington DC'de sergilenmektedir.

*Kalp ve böbrekleri kuvvetlendirir ve tüm salgı bezlerini harekete geçirici özelliği vardır.


*Psişik yetenekleri arttırır ve sezgi gücünü güçlendirir. Bundan dolayı yaratıcı ifadenin gelişmesinde büyük rol oynar. Karışıklığın ortadan kalkmasına neden olup kozmik farkındalığı arttırır.

TURKUVAZ

*Bilinen taşların ve de tılsım olarak kullanılan taşların en popüleridir, çok sayıda da koruyucu özelliği bulunur. 

*Bütün bedeni kuvvetlendirir, hücreleri yeniler, kan dolaşımı, ciğerler ve solunum sistemini canlandırır. 


*Sakinlik verir ve yaratıcı ifadeye güç kazandırır. Duygusal denge, iletişim, sadakat ve dostluğu sembolize eder. 

*Turkuvaz eski çağlarda hayvanları kötü etkilerden korumak için At Tılsımı olarak da kullanılırdı. Aztek uygarlığında ise bu taşa "Tanrıların Taşı " adı verilmişti. 


*Turkuvaz, boğa, başak, akrep, yay, oğlak ve balık burçlarının taşı olarak da bilinir. 

LAL

*Dairesel veya oval biçimli bir taştır. 

*Lal'in erkek türü koyu kırmızı, dişi türü ise açık kırmızıdır. 

*Üzerinde taşıyanı, bedensel zayıflığa ve acımasızlıklara karşı koruduğu bilinir.


*"Hayal Kuran" ve " Merhamet Taşı" olarak da bilinir. 

*Cinsel enerjiyi ve duyarlılığı artırdığı, cinsel dengesizliğe karşı koruma taşı olarak bilindiğinden bazı yerlerde "Tutkuların Taşı" olarak da bilinir.

*Latince adı Garanatum'dan gelen Lal taşı, Garnet olarak da adlandırılır.


*Kalp şeklinde yapılmış tılsım Lal'ler, eşleri ve sevgilileri cezbetmeye yaradıkları gibi, yatak ve yastık altına konulduğunda kötü rüyaları ve gecenin kötü ruhlarını kovar. 

*Bedeni kuvvetlendirir, temizler, canlandırır. Bilhassa kan damarları için çok yararlı bir taş olan Lal, hayal gücünü harekete geçirir, sevgi ve şefkati sembolize eder.


*Koç, akrep, oğlak ve kova burçlarının taşı olarak bilinir

TOPAZ (SARI YAKUT)


   Eski zamanların en kudretli taşlarından biri olan Topaz’ın, göz hastalıklarını ve veba gibi salgın hastalıkları ortadan kaldırdığı söylenir.
  *Bir adı da "Aşk Taşı" olan Topaz’ın pek çok rengi mevcuttur.
  *Bu taşın sağlıksız insanları sağlığına kavuşturduğu, onları korkaklıktan ve ahlaksızlıklardan koruduğu bilinir.
  *Çok güzel ve nadir bulunan taşlardan olan Topaz, özellikle mücevher yapımında kullanılır.
  *Doğal ve muhteşem ışığıyla göz kamaştırıcı bir taştır ama, renksiz ve değişik renk gruplarına da rastlanabilirler. 
   *Sarı Topazla Turuncu Topaz en değerli çeşitleridir.
   *Bugün dünya yüzünde en değerli Topaz’ların çıkarıldığı ülke Brezilya'dır. Topaz kristalleri genelde dörtgen şeklinde olur.
  *Topaz elmasla aynı ağırlığa sahip yegane doğal değerli bir taştır. Şeffaf Topaz kimi zaman elmastan ayırt edilemez, bu benzerlik ancak Mohs ölçeğiyle ayırt edilebilir.
   *Aslan, başak ve balık burcunun taşıdır.

PERİOD TAŞI

Peridot taşı, adını Yunanca “peridona” (bol vermek) kelimesinden almıştır. Halk arasında “yılan taşı” olarak da bilinmektedir. Peridot sertlik derecesi düşük bir taştır ve yağsı bir parlaklığı vardır.
  

Peridot taşı parlak sarı-yeşil renktedir. Özellikle koyu yeşil ve altınımsı yeşil olanları daha değerlidir. Zümrüt ailesindendir ve bu yüzden yeşil bir taştır. Peridot doğada tek renk bulunan ender değerli taşlardan biridir. Yeşil rengini, içerisinde bulunan demir ve magnezyuma borçludur.

  Mücevher yapımında kullanılabilecek kalitede peridot, diğer renkli taşlara kıyasla daha nadir bulunur.

Peridot; Burma, Avustralya, Norveç, Çin, Brezilya, Kenya, Meksika, Güney Afrika, Pakistan, Sri Lanka, Tanzanya ve ABD’de bulunmaktadır. Pakistan’da bulunan özel bir peridot türüne “Kaşmir Peridotu” adı verilmektedir.

Peridot taşı, genelde küçük parçalar halinde bulunur. 1 cm çapındaki bir peridot, büyük sayılabilecek bir taştır ve normalde büyüklük olarak arada çok fazla fark olmadığı düşünülse bile bu, peridotun fiyatını etkileyen oldukça önemli bir unsurdur. Sınıf olarak yarı değerli taşlar arasındadır. Peridot işlenirken kristal yapısına uygun kesim stilleri uygulanmaktadır. Sebebi ise kristal yapının bazı noktalarının dayanıklılığının zayıf olmasıdır. Klasik zümrüt kesimi, oval ve yuvarlak kesimler en çok tercih edilen kesimlerdir.

Peridot taşının sahibine başarı, şans ve barış getireceğine inanılır. Kalp, pankreas, dalak, ciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği ve doku bozulmalarını önleyici özelliği olduğuna inanılan bir taştır. Vücut, zihin dengesini sağladığına, kaygıyı düşürüp zihni açacağına ve kişisel gelişmeyi hızlandığına inanılmaktadır.

OPAL

    Kuvarsın bir çeşididir ve kuvars gibi silis oksittir. Halk arasında Gökkuşağı Taşı olarak da bilinen Opal, karışık bir geçmişe de sahiptir. Kimisi onu talihsizlik getiren bir taş olarak nitelerken, kimisi de güven duygusunu taze tutmak ve düşmanlara karşı güçlü olmak için üzerinde taşır. Ayrıca negatif duyguları emdiğine ve duygusal dengeleyici olduğuna da inanılır.
Görme duyularını güçlendirip, sezgi arttırıcı etkisi vardır. Üst ben’e ulaşmak için kullanılabilir. Özellikle mücevheratta kullanılan Opal, insanın avuç içi ısıyla renk değiştirme özelliğine de sahip yegane taşlardan biridir.
Opal taşının bir diğer ismi Gökkuşağı taşıdır fakat bu taş inananları ikiye bölmüş durumda.Bir kısım insanlar Opal taşını uğursuzluk ve talihsizlikle suçlarken, diğer kısım insanlar ise bu taşı güven veren bir taş ve düşmana karşı güçlü tutan bir taş olarak kabul etmekte.

Opal Taşının Özellikleri Faydaları;

  • Dugusal dengeleyici olarak bilinir
  • Negatif duyguları yok eder
  • Görme duyuları güçlendirir
  • Sezgi gücünü artırır
  • Stresi ortadan kaldırır
  • Cesareti artırır
  • Maddi anlamda şans ve başarı getirir


LAPİS LAZULİ


*Doğadaki taşların arasında saf olmayan taşlardan biri olan Lapis Lazuli, lazurit ve diğer mavi minerallerin bileşimidir. Bütün buna rağmen o dünyanın en değerli taşlarından biri olma özelliklerinden bir şey kaybetmez. 
 
*Çok eski medeniyetlerce de bilinen Lapis Lazuli, bir zamanlar Mısır Kralı Tutankamon'un  mezarını süslerdi. 

*Bu taş her zaman mavidir, ancak rengin yoğunluğu çıkarıldıkları bölgelere göre farklılıklar gösterir. 

*Gece Taşı ya da Gerçek Taşı olarak da adlandırılan Lapis Lazuli, renginden dolayı göklerin sembolü olarak kabul edilir. İsim anlamı da "Göklerin Taşı" anlamını içermektedir.


*Küçük çocukları korkularından ve solunum yolu hastalıklarından uzak tuttuğu için çocuk taşı da denir. İskeleti kuvvetlendirir, tiroid bezlerini harekete geçirir. Tansiyon ve kaygıyı azaltıcı, canlandırıcı etkisi vardır. 
* Zihinsel açıklık ve aydınlanma için kullanılır.
*Yaratıcı ifade, fiziksel yetenekler ve iletişim yeteneğini kuvvetlendirir.
*Terazi, yay ve balık burçlarının taşı olarak bilinir.

KUVARS KRİSTALİ

    Yüzyıllardır tedavi ve sihir alanlarında kullanılan Kuvars Kristali, dünya kabuğunun yüzde on ikiden fazlasını oluşturmaktadır. Oksijen ve silikonun bileşiminden oluşan Kuvars, bugün tedavi edici nitelikleri en fazla olan taşların başındadır. Duygusal dengeleyicidir. Beyin fonksiyonlarını uyarır. Kişinin çevresinde oluşan negatif enerjiyi yok ettiği gibi pozitif enerji toplar,aktive eder, biriktirir, geçirir ve kuvvetlendirir. Ayrıca düşünce formlarını aktive eden bir özelliği de vardır.
Kuvarsın özellikle güç ve canlılık kaybına karşı koruma sağladığına inanılır. Kahinlerin kristal küreler kullanarak yorumlarda bulunmaları, onun zihinsel konsantrasyona ne kadar etki ettiğinin de bir göstergesidir. 

*Kuvars kristallerinin cinslerine göre çeşitli isimleri vardır.
Bildiğimiz şeffaf kuvarsa halk arasında kaya kristali denebildiği gibi, pembe kuvarsa Aşk Taşı denir. Onu üzerinde taşıyanı öfkeden, suçluluktan, korku ve kıskançlıktan koruduğu ve kısırlığa karşıda yararlı olduğu kabul edilir. 

*Rüya Taşı olarak da bilinen dumanlı kuvarsın umutsuzluğa, üzüntüye, öfkeye, depresyona ve diğer negatif etkilere karşı taş sahibini koruma altına aldığına inanılır. 


*Çok yönlü bir mineral olması onu saatlerde, deterjanlarda, diş macunlarında, cam ve elektrik ışıklandırmalarında kullanılır hale getirmiştir.
Kuvars kristalleri hemen hemen tüm burçlarda kullanılabilecek bir taştır.

YILDIZ TAŞI


  Yıldız taşı renkli mikrokristal yapıya sahip bir silisyum oksit türü olan renkli simi andıran doğal değerli taşlardandır. Gerek özellikleri gerekse dış görüntüsünden dolayı çok eski dönemlerde bile süs ve takı olarak çok tercih edilen ve kullanılan taşlardan biridir.*Taşın yapısı simi andıran bir görünüme sahip olduğu için taşın yıldızlardan geldiğine inanılmış ve bu isim verilmiştir. Eski dönemlerde tahtların işlemelerinde, mobilyaların süslemelerinde, kemer, zırh, kılıç işlemelerinde kullanıldığı gibi günümüzde en çok kolye, yüzük, küpe, tespih olarak kullanılmaktadır. En önemli maden yatakları Norveç, Çin, Brezilya ve Hindistan’dır.
 Yıldız taşının faydaları:
   * Aşk ve neşe taşı olarak bilenen taşlardan biridir. Açık yürekliliği sembolize eder. Kalbini yeni bir sevgiye açmak isteyenler üzerinde etkisi olduğu bilinmektedir. Hayal taşı olarak anılmasının nedeni ise insana yeni ufuklar açmasıdır. Sınırlandırılmış duygusunu yenmeyi sağlar. Hayatta yeni roller üstlenmeye hazırlananlara özellikle tavsiye edilir. Yüksek bir enerji gücü vardır. Sert görünümlü müşfik insanların, görünümlerini yumuşatıcı etkisi bulunmaktadır. Neşe yaydığına inanılır.
    *Yıldız taşının da sahteleri yani imitasyonları mevcuttur ve bunlar cam ve plastikten yapılmaktadır. Taşın gerçek olup olmadığını taş eksperlerine ve taşları çok iyi tanıyan bilen uzman kişilere danışmanızda fayda vardır. Unutmayınız ki sadece gerçek doğal taşların size ve sağlığınıza faydası vardır

ÇEROİT

Etkileri: Başağrılarına ve duyma bozukluklarına karşı etkilidir. Sinirleri düzenler, yatıştırır; sakinlik verir. Uykusuzluğa karşı etkilidir. Kalp ve zihin arasındaki bağlantıyı ve dengeyi sağlar.

Kişinin kendine güveninin artmasını sağlar.
Kişinin maddi ve manevi bağ ve bağımlılıklarından kurtararak ruhen özgürleşmesine yardımcı olur.
Korkulardan kurtulmak için ametist ile birlikte kullanılılır.
Negatif enerjiyi dönüştürür ve aurayı temizler.
Uyku sorunlarında, aynen ametist gibi, yastığınızın altına koyarak uyuyabileceğiniz bir taştır. Kâbuslara karşı etkilidir.
Yaşanılan ana odaklanmayı sağlar. Dolayısıyla farkındalığın artmasında da etkilir.

KAPLAN GÖZÜ


Sertlik derecesi: 7
Unsuru: Toprak ve ateş
Çakra: Kök, Günes sınırağı, Alt karın
Kuvars grubuna ait bir taştır. Parlatıldığında ipeksi bir görünüm kazanır. Yanardönerlik özelliğine sahiptir.

Yüzyıllar boyunca mistik insanlar, Kaplangözünün onları koruduğuna inanırlar. Budistler, Paganlar, Uzak-Doğu Şamanları, Kızılderililer gibi eski gelenek ve göreneklerini devam ettiren kadim toplumlarca da Kaplangözü; Kötü ruhlardan, kara büyüden ve nazar gibi olumsuz şekilde etki ettiği düşünülen enerjilerden korunma amaçlı kullanılmıştır. Kendi özgür iradesini yitirmemek ve başka iradelerden de etkilenmemek amacıyla da üzerlerinde taşırlar.

PSİKOLOJİK ETKİLERİ
Cesareti artırır ve hayatınızın bir amaçtan yoksun olduğunu düşündüğünüz anlarda size amacınızı hatırlatır.
İnsanların iyi taraflarını görmenizi sağlayarak hayat yolunda mutlulukla ilerlemenizi sağlar. Güç ve cesaret taşı olan kaplangözü; dayanıklılığınızı artırır ve engellere rağmen ilerleme isteği verir.
Pürüzsüz yüzeyini okşayarak
dertlerinizi ve endişelerinizi hafifletebilirsiniz.
Duygulara hitap eden bir taş olduğndan dolayı sevgililer arasında rağbet gören bir hediyedir.
Eger birisiyle ilişkiniz varsa kaplangözü; ilişkide bulunduğunuz insanla aranızda telepatik bir bağ kurmanızı sağlayabilir. Yüzük ya da kolye olarak kullanabilir, ya da cebinizde taşıyabilirsiniz.
Kendisini taşıyan kişilerin diğerlerine karşı daha az bağımlı olmasını sağlar.
Duygusal bakımdan dengeleyicidir ve inatçılığı azaltır. Kişinin olayları daha net algılayabilmesini sağlar.
Kaplangözünün nazardan koruduğuna inanılır ve eskiden bu amaçla kullanılırdı.
FİZİKSEL ETKİLERİ
Kabuslar gören çocuklar için faydalıdır.
Astım hastaları için faydaları vardır.
Sindirim sistemi bozuklukları, dalak ve pankreas için faydalı etkileri vardır

KAPLANGÖZÜ TAŞININ ETKİLERİ
  • Cesareti artırır ve hayatınızın bir amaçtan yoksun olduğunu düşündüğünüz anlarda size amacınızı hatırlatır
  • Duygusal bakımdan dengeleyicidir ve inatçılığı azaltır. Kişinin olayları daha net algılayabilmesini sağlar.
  • Güç ve cesaret taşı olan kaplangözü; dayanıklılığınızı artırır ve engellere rağmen ilerleme isteği verir.
  • İnsanların iyi taraflarını görmenizi sağlayarak hayat yolunda mutlulukla ilerlemenizi sağlar.
  • Kaplangözünün nazardan koruduğuna inanılır
  • Pürüzsüz yüzeyini okşayarak dertlerinizi ve endişelerinizi hafifletebilirsiniz.
  • Astım hastaları için faydaları vardır. Sindirim sistemi bozuklukları, dalak ve pankreas için faydalı etkileri olduğu bilinmektedir.
  • Meditasyon yaparken Kaplangözünü rahatça kullanabilirsiniz. Zihninizi berraklaştırır. Tekrar eden düşüncelerinizi bırakarak içsel sessizliğinize konsantre olmanızı ve bu sessizlik halinde kalmanızı

JASPER

Taş : Jasper
Sertlik Derecesi : 6,5 – 7,0
Özgül Ağırlığı : 2,58 – 2,91
Çakralar : Kök, Alt karın, Güneş sinirağı, Kalp
Temizleme : Akan su / Güneş (30 dakika)
Kısaca
Genelde volkanik kütleler içerisinde, büyük parçalar halinde bulunur.
Fiziksel Etkileri
*Erkeklerde, erkeklik özelliklerini artırır.
*Güçlü ve tedavi edici özelliklere sahiptir. Sindirim
sistemini ve safra kesesini güçlendirir. Endokrin sisteminde dengeyi sağlar.
*Bedeni toksinlerden temizler, kan yapımına yardımcı olur
*Karaciğer, dalak ve mesaneyi kuvvetlendirir. Mide,bağırsak ve böbrekler için faydalıdır.
*Toprak enerjisini çekip vucuda vererek, kişinin kendisini sağlıklı ve güçlü hissetmesini sağlar ve fiziksel direncini artırır.
*Hormon sistemini dengeler.
Jasper Taşının
Metafiziksel ve Psikolojik Etkileri
*Güç ve cesaret taşıdır. Kişisel bağımsızlık için gereken cesareti ve yürekliliği sağlar.
*Tüm çakraların dengelenmesine yardımcıdır.

MOZANİT

Mozanit Nedir?
Mozanit silikon karbid olarak bilinen sınırlı miktarda ve küçük parçacıklar halinde bulunan dünyada doğal olarak oluşan bir mineraldir.
Bilinen tüm değerli taşlardan; pırlanta, safir, yakut ve zümrütten daha parlak ve ışıltılıdır ve pırlantadan sonra en dayanıklı ikinci taş olarak kabul ediliyor.
Dünyaya düşen ışık
1893′te Nobel ödüllü Fransız bilim adamı Dr. Henri Moissan, parlak, elmasa benzer bu doğal madeni bir krater yatağında keşfettiğinde uzaydan gelmiş elmas bulduğunu zannediyordu. Bu maden tipik bir elmastan 2,5 kat daha fazla ateşe, pırlantadan daha fazla parlaklığa ve daha fazla yüzeyden ışık yansıtmasına sahip olduğundan o günlerde bu madenin bir çeşit elmas olduğu düşünüldü. 1920′lerde bilimsel araştırmalar sonucunda Dr. Moissan’ın bulduğu bu maddenin aslında uzaydan gelen pırlantalar olmadığı, ancak aynı soydan gelen farklı bir mineral olduğu ortaya çıktı ve Dr. Henri Moissan’ın anısına Moissanite (Mozanit) olarak adlandırıldı.
Mozanitin farkı
Tüm mücevherleri geride bırakan parlaklığının yanında olağanüstü dayanıklılığıyla da dikkat çeken Mozanit, diğer değerli taşlara kıyasla uygun fiyatıyla çok akıllıca bir seçim. Pırlanta alacağınız rakama daha büyük bir taş alarak bu muhteşem mücevheri pırlanta yerine rahatlıkla kullanabilirsiniz.
Çıplak gözle pırlantadan ayırt etmesi imkansız olan Mozanit’in tartışılmaz kalite değeri vardır, aynı zamanda ömür boyu süren muhteşem bir parlaklık ve dayanıklılığa sahiptir.
Mozanit’i “parıltılı” yapan nedir? Mozanit’e olağanüstü parlaklığını veren özellik nedir?
Işığı kırma indeksi (RI) değerli bir taşın parlaklık potansiyelini etkileyen en önemli optik özelliktir.

Mozanit çizilmeye karşı dayanıklımıdır?
Mozanit dayanıklı ve serttir. Çizilmeye ve aşınmaya karşı kesinlikle dirençlidir. Pırlanta mücevherlerde kullanılan en sert taştır ama Mozanit pırlantadan sonra, 9.25 sertlikle diğer bütün değerli taşlardan -bunların içinde yakut ve safirde bulunuyor- daha serttir.

KRİZOPRAS

Krizopras Taşının Fizyolojik ve Psikolojik Etkileri
* Kişinin kendini ifade etme yeteneğini güçlendirir.
* Tüm çakraları düzenlemek için kullanılabilir.
*İyimserlik,neşe ve iç huzuru verir.
* Nörolojik rahatsızlıklarda dengeleyicidir.
* Depresyon durumunda rahatlatıcıdır.


Nörotik durumlarda, dengeleyici ve iyileştirici özelliklere sahip olduğu gibi depresif, panik atak durumlarında da rahatlatıcı özelliği bulunmaktadır.Kişinin kendi problemlerini görmesine yardımcı olur ve kendisini daha iyi tanımasına yardımcı olur.  İç huzur, rahatlık verir. Tarihte cinsel problemler içinde kullanıldığı bilinmektedir. Taşın bir diğer etkisi de kişinin içinde saklı duran yeteneklerin ortaya çıkmasına yardımcı olmasıdır.

ELMAS

En belirgin özelliği sertliğidir. Mineralojide kullanılan mohs sertlik göstergesinde en yüksek rakamla (10) gösterilir. Bu, diğer bütün mineralleri çizebilmesi demektir. Sertliğinden dolayı endüstriyel aletlerde kullanılması büyük önem kazanmıştır. Keza dayanıklılığından ve ışığı çok iyi kırmasından dolayı kıymetli bir zîynet eşyâsıdır. Elmas mineralinin her cihetteki sertliği aynı değildir. Fakat X ve Gama ışınları ile en sert yönüne doğru yönlendirilerek, aletlerde kesici olarak kullanılması sağlanır. Endüstriyel kullanım amaçlı yapay elmas üretilir, fakat elmasın yapay ya da doğal olduğu kolayca anlaşılır ve yapay olanının ziynet eşyası olarak bir değeri yoktur
  
Etkileri: Bedeni temizleyerek negatif kuvvetleri yok etmesinin yanı sıra zihin/ruh/beden üçlüsünü birleştirici ve bütünleştirici gücü de bulunur. En sert ve kıymetli taş olan Elmas için “rüyaların taşı” da denilmektedir. Beyin fonksiyonlarını ve kişilikteki blokajı ortadan kaldırıcı özelliklere sahiptir ve aynı zamanda temel bir tedavi edici niteliktedir. Bolluk, saflık, masumluk ve sadakat simgesidir. Mücevher olarak da yüzükten tutun, kolye ve küpeye kadar bir çok çeşitte kullanılmakta olup kıymeti son derece yüksektir.


Pırlanta üç bölümden oluşur. Taç, kemer ve külah.
Kemerin üstünde bulunan bölüme "Taç" denir. Taç bölümünde 33 adet faset bulunur. Taç bölümünde bulunan fasetlerin sayısı fazla olduğu için, bu bölümde daha fazla yansıma ve parlaklık gözlemlenir. Bundan dolayı taç bölümü, pırlantanın geneline göre daha beyaz görünür.
"Kemer" bölümü doğal, cilalı ya da fasetli olabilir. Kemer kalınlığı pırlantanın parlaklığını etkiler. Kalın kemerli bir pırlanta daha mat görünür, ince kemerli pırlanta ise mıhlamaya karşı dayanıksızdır. Kemer, pırlantayı sağlam tutan önemli bir bölümdür. Kemer olmasaydı, pırlanta üretimde kullanılamayacaktı.
Kemerin altında bulunan bölüme "külah" denir. Külah bölümünde 24 faset bulunur. Külah bölümü pırlantaya giren ışığın dışarı yansımasını sağlar. Külah ne kadar doğru açıyla kesilmiş ise, pırlantaya giren ışık yansıyarak yine taçtan çıkar. Böylece pırlantada optimum parlaklık sağlanmış olur.
Kimi zaman külah ucuna da faset atılabilir. Bu faset ile pırlantanın en hassas kısmı olan külah ucunda oluşabilecek hasarlar önlenmiş olur. Dünyanın en sert madeni olsa da, pırlanta belirli yönlerden gelen darbelere karşı dayanıksızdır ve çabucak kırılabilir.
Çap, pırlantanın kemerinin bir uçtan diğer uca kadar olan ölçüsüdür.
Derinlik, pırlantanın tabladan külah ucuna kadar olan yüksekliğidir

KEHRİBAR (AMBER)

Boğaz çakrasının taşıdırAğaç reçinesinin fosilleşmiş halidir.  Bir çoğu içerisinde fosilleşmiş canlılarda bulundururlar.
*Çoğunlukla baltık ülkelerinde bulunduğundan bu yörede çıkarılanlar Baltık Amber diye anılmaktadır.
*Kehribar aşırı derecede saydam, oldukça yumuşak ve hafiftir
*Genelde iki renkte bulunur. Birincisi kırmızımsı sarı veya içinde kırmızı bulunan portakal yani kehribar rengidir ki halk arasında en çok bilineni budur.*İkinci ise donuk sarı renktedir. Eskitilmiş kehribar olarakta bilinir. Yeşil renkli kehribarlar renklendirilmiştir.
*Bedenle teması halinde vucuda sıcaklık yarar.
*Sürtme sonucunda elektriklenir ve hafif kağıt parçaçıklarını çeker.
*Gerçek kehribar yakıldığında çam kokusu yayar.
*Oltu taşı kehribarın bir çeşididir.
  • Gerdanlık olarak kullanıldığında boğaz ve troid bezi enfeksiyonlarını yok eder, guatrın oluşmasını önler, oluşmuşsa küçülmesine yardımcı olur.
  • Astım, bronşit gibi solunum yolları hastalıklarını önler.
  • Alerjileri önler ve iyileştirir.
  • Ağrı bulunan yerlere sürüldüğünde ağrıyı azaltır. Özellikle romatizmal ağrılarda etkilidir.
  • Sol el veya bilekte bulunduğunda vücutta eletrik yığılmasına engel olur, böylece depresyonu engeller.
  • Melankolik ruh halini önler.
  • Bedeni sağlıklı tutar, kişiye canlılık ve hayattan hoşnutluk hissi verir.
  • Sindirim sisteminin özellikle bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar.
  • Ruhsal sağlığı korur, melankolik ruh halini önler, ortamdaki olumsuz havayı emerek yok eder, negatif enerjiyi pozitif enerjiye çevirir ve rahatlama hissi verir.
  • Çakraları olumsuz enerjiden temizler.
  • Bademcik hastalığını iyileştirir.
  • Psikolojik takıntılara karşı iyi gelir.
  • Yaşamın bir yük olduğunu düşündüğünüz ve sorumluluklar altında ezildiğinizi hissettiğiniz anlarda, şifa yüklü enerjisiyle sizi canlandırır.
  • Yaşamın güzel yanlarını fark etmenizi ve böylece içinizin neşeyle dolmasını sağlar.

*Taş olarak bilinir ama, reçinenin taşlaşması sonucu oluşmuştur. Çok yumuşak ve çok hafiftir. Özellikle ısıtıldığı zaman elektriksel ve manyetik özellikleri açığa çıkar. Yaydığı sıcaklık enfeksiyonun yayılmasını önlediği ve soğuk algınlığını giderdiği için, genelde boynun çevresine takılır. Boğaz ve tiroid bezi enfeksiyonlarını tedavi etme özelliği vardır. Roma devrinde kehribar, guatrı tedavisinde kullanıldığı gibi günümüzde de bu yöntem çok yaygındır. Bütün sarı taşların aslan burcu insanına iyi geldiği bilinir. Bu sebeple aslanlara uyarıcı bir etki yapar.
*Kehribar çoğunlukla kozalaklı ağaçların reçinesinden oluşmasının yanısıra, tropik çiçekli ağaçların reçinesinden de oluşabilir.
*Reçine, ağaçların bir korunma mekanizmasıdır. Ağacın gövdesi veya dalı herhangi bir şekilde zarar görürse (atmosferik koşullar, yaşlılık veya iri hayvanlar nedeniyle v.b. dış etkenler), yani kırılıp, yarılırsa kabuksuz dokuların dış etkenlere dayanıksız olduğu bir bölge açığa çıkar. Bu durumda reçine salgılanarak, taze yüzeyin kapatılarak iyileştirilmesine çalışıldığı gibi, kendisine zarar verebilecek böcek ve mantar gibi canlılarında reçinenin kendisine has kokusu, tadı ve yapışkanlığı ile ağaçtan uzak tutulmasına çalışılır. Bazı hastalıklarını iyileştirmek için salgılama yapmasının yanında yüksek ağaçlarda hızlı büyümenin oluşturduğu tansiyon nedeniyle oluşan boyuna çatlaklardan da bolca reçine salgılanır. O dönemlerde tropik ve yarı tropik iklim koşullarında yaşayan yüksek ağaçların, iklimin gittikçe yüksek sıcaklıklara ulaşması nedeniyle de bol miktarda reçine ürettikleri düşünülmektedir.

AZURİT

Çoğunlukla malahitle birlikte bakır yataklarında bulunur. Farklı yapılardan oluşabilir.
Azurite, Azurit 
Etkileri: Uzun süreli araba ya da bilgisayar kullanımı nedeniyle ortaya çıkan göz yorulmalarına karşı faydalıdır. Sırt üstü yatarak gözlerinizin üzerine iki azurit taşı yerleştirin. Yarım saat içerisinde etkisini gösterecektir.
Yine iki adet azurit taşıyla, adet dönemi sancılarınızı ya da yumurtalık sancılarını azaltabilirsiniz. Bunun için, taşları yumurtalıklarınızın üzerine yerleştirin.
Duygularınızı rahatlıkla ifade etmenize yardım eder.Yorulan gözlere çok iyi gelir. Kişiyi konuşkan yapar ve merkezde tutar.
Bir çeşit bakır cevheridir. Sinir sistemindeki enerji akışını arttırır, oksijenin daha iyi kullanılmasını sağlar.
Psişik güçleri arttırıcı özelliğinin yanı sıra, düşünceleri berraklaştırır. Uzun süre araba kullanan ya da bilgisayar başında çalışmaktan dolayı gözleri yorulanlar için çok iyidir. Iki tane Azurit taşı adet dönemi kramplarında ya da yumurtalık sancılarını gidermek için kullanılır. Azuritin mavi olanı rahatsızlık giderici olarak kullanılabilir.
Azurit ile Malahit taşı birlikte kullanıldığı takdirde gömülü olan duygular ortaya çıkar. Aynı anda bir mücevher olan Azuritten yapılma kolye ya da küpeler, ruhsal olarak uyanık kalmanızı sağlar.
Ayrıca sizi merkezde tutarak konuşkan olmanıza yardım eder.
Duyguların ve düşüncelerin rahatça ifade edilebilmesini sağlar. Kişinin, iç dünyasını hissedip, onu dışa vurma yeteneğini artırır. Derin konular üzerine konuşma yeteneğini ve bu konudaki arzuyu artırır.
Düşüncelerin berraklaşmasını sağlar.
İçe yönelik derin enerjisiyle, geçmişi değerlendirmenize ve bilinçaltınızı yeniden programlamanıza yardım eder.
Kişinin duygularını kabullenmesini ve konuşkan olmasını sağlar.
Kolye, kolye ucu ya da küpe olarak kullanılması durumunda, kişinin ruhsal olarak uyanık kalmasını sağlar.
Malahit ile birlikte kullanıldığında, içe gömülen duyguların ortaya çıkmasına sebep olur ve kişinin hissettiklerini açıklamasına yardım eder.

GARNET

Garnet taşı ve özellikleri

Garnet, bel ağrılarını geçirmede etkilidir. Hassas kişilerin lal taşını bel altında kullanması daha doğrudur. Çünkü bu tür kişilerde sinirliliğe, baş ağrılarına ya da baş dönmesine sebep olabilir.

FİZİKSEL ETKİLERİ:
* Bedeni kuvvetlendirir, temizler ve canlandırır. Enerjisi damarlar için faydalıdır..
* Bel ağrılarını geçirmede etkilidir. Hassas kişilerin lal taşını bel altında kullanması daha doğrudur. Çünkü bu tür kişilerde sinirliliğe, baş ağrılarına ya da baş dönmesine sebep olabilir.
* Cinsel enerjiyi ve duyarlılığı artırır. Cinsel dengesizliğe karşı da faydalıdır.
* Erkekler de lâl taşını kasıklarının üzerine koyarak üreme güçlerini artırabilirler. Üremeyi artırma amacıyla kullanımda bir-iki hafta boyunca günde en az on dakika süreyle bu uygulama tekrar edilir.
* Rahmin üzerine koyularak, üreme gücünü artırma amacıyla kullanılır. Ayrıca; adet sancıları, düzensiz kanamalar ve menapoz için de faydalıdır.


PSİKOLOJİK ETKİLERİ:
* Geçmişi hatırlamaya yardımcı olur.
* Hangi amaçla kullanılırsa kullanılsın, kristal kuvars ile birlikte kullanımı etkisini artırır.
* Hayal gücünü kuvvetlendirir.
* Heyecan ve boşluk duygularına kapıldığınızda, dengenizi korumanıza yardımcı olur. Dinginlik hissi verir. Böylece yapmanız gereken işlerin üzerine sırayla ve yavaşça gitmenizi sağlar ve kapasitenizin arttığını hissettirir.
* Kendinizi kabullenmenizi sağlayarak sizi korur. İşlerinizi tamamlamanız için gereken canlılığı ve zindeliği sağlar.
* Sevgi ve şefkat duygularını güçlendirir.
* Tutku ve cesaret taşıdır.
* Yatak veya yastık altına koyulduğunda karabasanlardan korunmayı sağlar.

KALSEDON

Kuvarsın bir alt türü olan, mumsu parlaklığa sahip ve genellikle mavi-beyaz renklerde bulunan kalsedon taşı ayrıca sarımsı-kahverengi, bej, gri, sarı, yeşil ve kahverengi renklerinde de olabilir.
Anadolu’da Hittitlilerden bu yana (belki de daha öncelerinden) kullanılan Kalsedon taşının uluslararası adı Romalılar dönemindeki ihracat faaliyetleri sırasında ilk kez kullanılmıştır.
 
Romanlılar döneminde İstanbul’un bugünkü Kadıköy limanından sevkiyatı yapılan taş, adını limandan aldı. Chalcedon, Kadıköy’ün o dönemki adıydı. Romanılar’ın Anadolu topraklarından çekilmesiyle birlikte derin bir sessizliğe gömülen Chalcedon, 1970′li yılların sonunda Sırrı Gerçin Kalsedon Maden İşletmeleriye yeniden parladı.
 
1950′lerde Amerikalı ünlü siyahi şarkıcı Eartha Kitt, İstanbul’un Asya yakasındaki Üsküdar semtini tüm dünyada meşhur etti. Üsküdar kadar meşhur olan bir başka semt de aynı yakadaki Kadıköy ya da antik çağlardaki söylenişiyle Chacedony‘dir (kalsedon), yani Anadolunun ”Mavi Altın”ı ki ismini Romalılar döneminde ihraç edildiği limandan alan mavi taştır bu.
 
Çin kaynaklarında Chacedon taşı;
Rivayete göre insanların ilk mücevher taşıdır. Ruh besleyici ve inancı güçlendirici özelliği vardır. Allah tarafından gönderildiğine inanılan taş, başarı ve gücün sembolü olarak kabul ediliyor. Bu taşa sahip olanların uyku sorunu yaşamadığı ve güzel rüyalar gördüğü anlatılır. Sahiplerini felaketler karşı koruduğuna inanılır.

 
Kültürel ve tarihi özellikleri
Eski kültürlerde kalsedonun ruhu ve inancı olumlu şekilde etkilediğine, uyku sorunlarını tedavi ettiğine inanılırdı. Bunun dışında her kalsedon çeşidine farklı bir tedavi edici güç ve önem atfedilmiştir. Taş genelde mühür halkası, mücevher ve oymalarda kullanılırdı.
Anadoludaki, bugünkü Eskişehir bölgesindeki kalsedon yataklarından binlerce yıldır taş çıkarılmaktadır.

ZÜMRÜT

  Zümrüt değerli taşlar arasında ayrı bir yere sahiptir. Doğadaki en çarpıcı ve hararetli yeşil 'zümrüt yeşili'dir. En kaliteli yeşile sahip zümrütler elmasdan bile daha pahalı olabilir.
Eski yunanda 'smaragdos', ortaçağ Avrupa'sında ise 'esmeralde' olarak adlandırılan zümrütün geçmişi oldukça zengindir. Tarihteki ilk zümrüt madenleri eski Mısır'da milattan önce 3000 - 1500 yılları arasında kurulmuştur.    
Daha sonrasında ise Mısırlılar bu madenler 'Kleopatra'nın Madenleri' olarak adlandırılmıştır. Orta Amerika medeneniyleri (Aztek, İnca) de bu taşla ilgilenmiş ve dini ayinlerinin vazgeçilmez bir parçası olarak görmüşlerdir.
  Yazılı tarihin başlangıcı ile zümrüt ve insan arasındaki ilişki belgelenmiş ve günümüze kadar ulaşan mucizevi zümrütler insanlığın bu taşa olan ilgisini artırmıştır. 'Moğol Zümrüt'ü' olarak anılan taş bu konudaki en güzel örneklerdendir. 17. yüzyılda Hindistan'da yaşayan bir rahibe ait bu 217 karatlık taşın bir yüzünde çiçek desenleri diğer yüzünde ise dini figürler kazınmıştır. Birçok kültür bu taşın iyileştirici özellikleri olduğuna inanmış ve tedavi amacıyla da kullanmıştır.
      Yeşil her sene tekrarlayan baharın ve hayatın rengidir. Ayrıca güzellik ve daimi aşkların rengi olarak da algılanmıştır. Eski Roma'da yeşil aşk ve güzelliğin tanrıçası Venüs'ün rengidir. Bu rengi kutsallaştıran bir kültür de islam inanışıdır. Birçok islam devleti bayraklarında bu rengi kullanmıştır.
Zümrütteki yeşilin özelliği ise; doğada bulunan bütün yeşil tonlarını içermesidir. Işığa bağlı olarak en açık yeşilden en koyu olanına kadar tüm yeşil yelpazesine sahip tek taştır.

     Dünyada zümrüt üretiminin önde gelen ülkesi Kolombiya'dır. Ülkede yer alan 150 yakın maden dünya ihtiyacının yarısından fazlasını karşılar. Ayrıca yeryüzündeki en saf zümrütler de bu ülkeden çıkarılır. Bunun dışında Zambiya, Zimbabve, Madagaskar, Pakistan, Hindistan, Afganistan ve Rusya'da da zümrüt yatakları işletilmektedir. Bu ülkeler arasında Zambiya zümrütleri diğerlerinden derin yeşil renkleri ve ışığı geçirgenlikleri ile kalite açısından ayrılır.
Kesimi sertliğinden dolayı bir hayli zor olan zümrüt için taş ustaları ayrı bir kesim stili geliştirmişlerdir. Taşın temizliğini, renk özelliklerini ve sağlamlığını destekleyen 'zümrüt kesim' en fazla tercih edilen kesim haline gelmiştir.
Mayıs ayının doğum taşı olan zümrüt ayrıca evliliğin 20. ve 35. yılları için en uygun hediye olacaktır.

AKİK

Adını Sicilya’nın en büyük nehri olan Achates nehrinden almıştır. Dünyada en çok bulunan akik taşı renk sınırsızlığı ile alıcılara büyük imkanlar tanımış ve gözde taşlardan biri olmuştur.
“ Renk dağılımındaki ihtişam ve halkalarındaki renklerinin eşsiz güzelliği sayesinde son zamanlarda alıcıların ilgisini üzerine çekmiştir.”
Akik taşının etkileri ;
* Vücüttaki gergin olan kısımlara sıcaklık hissi vererek gerginliğin azalmasına ve ağrıların azalmasını sağlar.
* Genellikle cilt hastalıkları konusunda Ametist’ten sonra 2. sırayı almakta ve damarların kuvvetlenmesini sağlamaktadır.
* Özellikle erkeksi bir enerjiye sahip olan akik cinsel organların güçlenmesi için kulanılmaktadır.
* Lohusa döneminde hem anne hem bebeğin gelişimi açısından faydalı olup kullanılması uygun görülmektedir.
* Diğer akik taşlarına nazaran Mavi Akik taşı boğaz çakrasında etkilidir ve boğaz ile ilgili hastalıklarda kullanılması önerilmektedir.

Akik taşının psikolojik etkileri ;

* Canlılık veren enerjisiyle, kendinizi sıkıntılı ve kötü hissettiğiniz anlarda olayların iyi yönünü de görmenizi sağlar. İnsanların olumsuzluklarından kolayca etkileniyorsaniz Akik size iyi gelecektir.
* Dünyevi başarıyı simgeleyen Akik, negatif enerjiye karşı koruma sağlar ve tükenmiş olan cesareti canlandırır. İşadamlarının bu taşı, özellikle belin altında (cepte veya yüzük olarak olabilir) taşımaları faydalı olacaktır. Özellikle yüzük olarak kullanıldığında, kişinin kendisine güvenini artırır.
* Kendisini taşıyan kişiye güç, keyif ve iyimserlik hissi verir. Ceplerinde bu taşı taşıyan çocukları olumsuz duygulardan ve münakaşalardan uzak tutar.
* Kırmızımsı turuncu renkteki Akikler fiziksel canlılığı artırarak tembelliği giderir. Yaşanılan ana yoğunlaşma isteğini güçlendirir.
* Mavi dantelli Akik taşı; sosyal ortamlarda gereksinim duyulan serinkanlılık ve özgüven duygularını güçlendirir. Konuya yoğunlaşmaya ve konuşmaya yardımcı olur. Sinir bozukluklarını yatıştırır ve topluluk önünde yapılacak konuşmalarda duyulan heyecanı giderir.
* Mavi renkli olan akikler nazara karşı etkilidir. Ayrıca; sadece rengiyle bile kişinin içini ferahlatan mavi akik, konuşma güçlüğü çekenler için faydalıdır.
* Yosun Akik, insanın içini koşulsuz sevgi ile doldurur ve kişinin ruhsal gelişimine yardımcı olur.

AYTAŞI

Yarı şeffaf, turuncu, gri ya da süt beyaz renklerdedir. Rainbow olarak bilinen türü ışık kaynağına karşı tutulduğunda mavi-beyaz pırıltılar yayar. Moonstone, Mondstein

Etkileri: Kadınların aylık periyotlarının düzenli olmasını sağlar. Özellikle cinsel organların korunmasında etkisi vardır. Kramplara, bacak ağrılarına ve sırt ağrılarına iyi gelir. Oburluğa karşı etkilidir.

Ay’ın parıltısını yansıttığı söylentilerinden dolayı bu ismi alan Aytaşı, lenfotik sistemdeki bozuklukları ortadan kaldırır.
Duygusal dengeleyici vasıflara sahiptir. Tutumlarda esneklik yaratır.
Bu taş hakkında en çok rivayeti ortaya çıkartan yerlerden biri de Hindistan’dır. Hindistan da kutsal bir taş olarak kabul gören Aytaşı’nın sevgilileri daha ihtiraslı yaptığı da söylenir.
Aytaşı, kadınlar tarafından kısırlığa iyi geldiği ve üreme organlarının sorunlarını çözmesi ve de kolay doğum yapmaya yaradığı için taşınır.
Kişilerdeki egoizmi giderdiği ve fazla yemek yeme dürtülerini ortadan kaldırdığı da bilinir.
Aytaşı üzerine yapılan rivayetlerin en çarpıcısı da, onu tılsım olarak taşıyan kişiyi şöhretli ve görünmez yaptığıdır.
Aşırı tepki verdiğiniz ve endişeli olduğunuz durumlarda aytaşı sizi dengeler ve diğer insanların hislerine karşı duyarlı olmanızı sağlar.
Aytaşı, kişinin duygusal gerilimden kurtulmasına ve duygularını kabullenmesine yardımcı olur.
Duygusal dengeyi sağlar ve egoya karşı iyi gelir.
İnsanlarla aranızdaki şefkat ve sempati duygularını karşılıklı olarak artırır ve kendisini taşıyan kişiye sempati kazandırır.
Rüyaların daha net hatırlanmasını sağlar.
Sevgililerin daha ihtiraslı olmasını sağlar.
Sezgileri ve iletişimi kuvvetlendirir.
Yıldızı düşük olanların taşıdır. Nazara karşı etkilidir.